Türkiye İnsansı Robotlarda Neden Geride Kaldı? Dünya Nereye Gidiyor?

İnsansı robotlar…
Bir zamanlar bilim kurgu filmlerinin konusu olan bu makineler artık hayal değil. Bugün Çin, Amerika ve İsrail, insan formuna benzeyen robotları sadece geliştirmekle kalmadı; tarımda, üretimde, sağlıkta, hizmet sektöründe ve en önemlisi askerî alanda kullanmak için seri üretime başladı.
Peki biz, Türkiye olarak bu yarışta neredeyiz?
Ne yazık ki henüz başlangıç çizgisinde bile sayılmayız.

Çin: İnsansı Robotlarda Seri Üretime Geçen Dev

Çin şu anda bu yarışta en kritik adımı atan ülke.
Özellikle Fourier Intelligence, UBTECH Robotics, Xiaomi Robotics ve yeni nesil üreticiler, insansı robotları seri üretime taşıdı.

  • Fourier Intelligence geliştirdiği GR-1 modeli ile yaşlı bakımından fizik tedaviye kadar farklı sektörlerde kullanılacak robotlar üretiyor.
  • UBTECH Robotics ‘Walker X’ modeliyle ev işlerini yapabilen, basit komutlara yanıt veren, insanlarla iletişim kurabilen robotlar geliştirdi.
  • Xiaomi ise CyberOne adını verdiği insansı robotla bu pazara hızlı bir giriş yaptı ve bu robotları üretim, lojistik, eğlence ve bireysel kullanım gibi alanlarda entegre etmeye hazırlanıyor.

Bu firmaların dışında; Çin’de insansı robot alanında, Unitree Robotics, AgiBot Robotics, Astribot Robotics, Deeprobotics Robotics, EngineAI, Galbot, Dobot, Kepler Exploration Robotics, Humanoid Robots (Shanghai) Limited ve Leju Robotics gibi firmalar da faaliyet göstermektedir. Ayrıca Alibaba, Tencent, Baidu ve Huawei gibi büyük teknoloji devleri de bu alana ciddi yatırımlar yaparak sektörün gelişimine önemli katkılar sağlamaktadır.

Çin’in asıl hedefi, yalnızca tüketici pazarını değil, askerî robotlar sahasını da kontrol etmek.
Askerî insansı robotlar; keşif, devriye, bakım, lojistik destek ve hatta çatışma alanlarında görev yapacak şekilde dizayn ediliyor.

Bu gelişmeler sadece teknolojik değil; stratejik bir hamledir. Çünkü bir ülkenin insansı robot teknolojisinde ilerlemesi, geleceğin savaşlarında ve ekonomisinde elini güçlendirir.

Amerika Birleşik Devletleri: Boston Dynamics ve AI-Driven Robots

ABD zaten uzun zamandır bu alanda lider.
Boston Dynamics‘in Atlas robotu yıllardır yetenekleriyle gündeme geliyor. Artık Atlas sadece koşup zıplayan bir robot değil, kompleks iş görevlerini yerine getirebilen, dengesini mükemmel sağlayabilen, ağır nesneleri kaldırabilen bir platforma dönüştü.
Üstelik Boston Dynamics, yeni nesil Atlas’ı tamamen elektrikli hale getirdi. Bu da robotların daha hızlı, daha sessiz ve daha verimli çalışmasını sağlıyor.

Diğer tarafta, Figure AI adındaki yeni girişim, Figure 01 adlı insansı robotunu geliştiriyor. Bu robotun en önemli özelliği, yapay zekâ destekli bir öğrenme sistemiyle kendi başına yeni görevler öğrenebilmesi.

Amazon, Tesla, Microsoft gibi devler, bu robotları depo otomasyonunda, üretim tesislerinde ve güvenlik sistemlerinde kullanmak için yatırımlar yapıyor. Ayrıca, lojistik odaklı Digit robotunu geliştiren Agility Robotics, Apollo adlı genel amaçlı robotu yapan Apptronik gibi firmalarda var.

Unutmayalım: ABD’nin robotlara yaptığı yatırım, doğrudan güç projeksiyonu anlamına geliyor.
Sadece endüstride değil; ilerleyen aşamada orduda, afet yönetiminde, keşif operasyonlarında ve hatta uzay görevlerinde bu insansı robotlar görev yapacak.

İsrail: ACM İnsansı Robot ve Askerî Kullanım

İsrail sessiz ama son derece etkili ilerliyor.
Şu anda ACM (Advanced Combat Mannequin) adını verdikleri insansı robot üzerinde çalışıyorlar.
ACM projesi, insan formundaki robotları doğrudan askerî görevler için geliştirmeyi hedefliyor.
Bu robotlar:

  • Patlayıcı tespiti,
  • Düşman bölgeye sızma,
  • Ağır silah taşıma,
  • Yüksek riskli keşif görevleri için tasarlanıyor.

İsrail, teknolojiyle askeri kabiliyetini her zaman artırmış bir ülke.
Bu nedenle ACM gibi insansı robotlar, geleceğin savaşlarının doğrudan bir parçası olacak.
Ve İsrail bunu yalnızca savunma için değil, ihracat kalemi haline getirmek için de planlıyor.

Türkiye Neden Geri Kaldı?

Türkiye, robotik teknolojilerde bazı önemli adımlar attı. Örneğin İHA’lar, SİHA’lar, denizaltı dronları konusunda başarı gösterdik.
Ama insansı robot gibi doğrudan insan iş gücünü ikame edecek sistemlerde ciddi bir eksiklik var.

Neden?

  • İnsansı robotlar geliştirmek, yalnızca makine üretmek değil, mükemmel entegrasyon ister: Mekanik mühendislik, yapay zekâ, enerji verimliliği, sensör teknolojisi ve yazılım uyumu.
  • İnsansı robotlar pahalı ve uzun soluklu yatırımlar ister.
  • Eğitimli insan kaynağı ve ileri Ar-Ge ekosistemi şarttır.
  • Stratejik vizyon gerekir: Robotları yalnızca “teknoloji gösterisi” için değil, ekonomi ve güvenlik stratejisinin ana unsuru olarak görmek gerekir.

Türkiye’de henüz bu bilinç tam oluşmadı.
Savunma sanayisinde insansız sistemlere odaklanıldı; ancak “insansı robot” gibi geleceğin temel iş gücü ve askerî strateji aracı olacak platformlara gereken önem verilmedi.

Tehlike Büyüyor

Dünyanın yeni savaşı, sadece tanklarla, toplarla değil; robot ordularla, robot işçilerle, robot koruyucularla yapılacak.
Eğer Türkiye insansı robot yarışında geç kalmaya devam ederse:

  • Sanayi devriminden dışlanacağız.
  • Lojistik, tarım, üretim gibi sektörlerde maliyet rekabetinde geriye düşeceğiz.
  • En önemlisi, askerî savunma kapasitemiz ciddi bir risk altına girecek.

Ne Yapmalıyız?

  1. İnsansı Robot Strateji Belgesi hazırlamalıyız.
  2. Üniversite-Sanayi iş birliği ile doğrudan insansı robotik Ar-Ge merkezleri kurmalıyız.
  3. Savunma Sanayii Başkanlığı gibi kurumlar insansı robot projelerini desteklemeli.
  4. Askerî kullanım, sağlık sektörü, tarım ve lojistik gibi kritik alanlarda pilot projeler başlatılmalı.
  5. Küresel iş birliklerine açık olmalı, Çin ve ABD’nin tecrübelerini gözlemleyerek hızlı adapte olmalıyız.

Sonuç: Uyuyan Dev Uyanmak Zorunda

İnsansı robotlar, sadece bir teknoloji hamlesi değildir; bu, yeni bir medeniyet sıçramasıdır.
Kim ki bu yarışta öne geçerse, geleceğin dünyasında söz sahibi olacak.
Kim ki geç kalırsa, söz dinlemek zorunda kalacak.

Türkiye hâlâ zaman kaybetmeden bu alana adım atarsa, sadece teknolojide değil; sanayide, tarımda, ekonomide ve savunmada yeni bir çağ başlatabilir.
Aksi halde biz insansı robotları sadece yabancı filmlerde izlemekle yetiniriz.

Ve o zaman, kaybettiğimiz şey sadece bir teknoloji yarışı değil; geleceğimiz olur.

Taşkın Koçak

29.04.2025

Leave a Comment

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir